Günümüz dünyasında yaşanan sorunlarla mülteci sayısı ve sorunu da giderek artmakta. Uzman Klinik Psikolog Emin Bayraktar mültecilerin psikolojisinde ki temel dürtünün hayatta kalmak olduğunu da değiniyor.

Bayraktar yaptığı söyleşide Suriye’de yaşanan durumu, ortaya çıkan dağınık toplum yapısının temel nedeni olarak hayatta kalma gayesi olarak belirtiyor. Bunun yanı sıra ikinci bir nedenin de iyi şartlarda yaşam olduğunu ifade eden Bayraktar bu duruma benzer bir duruma örnek olarak II. Dünya Savaşı’ndan sonra ülkemizden Almanya’ya çalışmaya giden işçileri ve hala orada olan ve 3 kuşaktır orada yaşayan vatandaşlarımızı veriyor.

Aslında hepimizin bir şekilde göçmeniz. Bu duruma parmak basan Psikolog Bayraktar, kimimizin Orta Asya’dan kimimizin Afganistan’dan doğu dan batıdan hep göçler ile geldiğimiz gerçeğine dikkat çekiyor.

Söyleşide Klinik psikolog göçlerin en büyük nedeni olarak savaşları gösteriyor. Kavimler göçü, coğrafi keşifler sonrası oluşan göç, sürgünler çoğu siyasi temelliydi. Sanayi Devrimi ve II. Dünya Savaşı’ndan sonra dünya çok farklı bir hal aldı. Diyerek göçlerin tarih içerisinde sürekli olduğuna değiniyor. Ayrıca bugün İstanbul’da 16 milyon kişi yaşıyor ancak İstanbul’un yerlisi acaba 1 milyon kişi var mıdır? Diye sorarak köyden kente göçe ve yaşam standartları için bir çoğumuzun göç ettiğine değiniyor.

Göçmenlerin psikolojisi ile ilgili konuya da Bayraktar anahtar kelime olarak bütünleşmeyi öneriyor. Ayrımcılığın oldukça arttığı bu dönemde bütünleşmenin önemine dikkat çekiyor ve bir Kızılderili atasözü olan ‘’Karşındakini anlamak istiyorsan onun ayakkabılarını giy" ifadesiyle empatinin önemine değiniyor.